'Bu takım boş değil'

Galatasaray’da başkan adayı Ünal Aysal’ın 2. başkanı Ali Dürüst, HABERTÜRK’e konuştu: “Eldeki takım boş değil. Mevcut yerlilerin üstünde Türkiye’de kaç isim var? Hadi eldekileri gönderdik, yerlerine kimi alacağız? Zaten Türkiye’de yıldız yetişmiyor.”

Galatasaray’da 14Mayıs’ta yapılacak olağanüstü seçimde başkanlığa adaylığını koyan Ünal Aysal’ın, 2. başkanı Ali Dürüst ve yönetimlistesindeki iki önemli ismi Celal Gürcan ile Abdürrahim Albayrak, HABERTÜRK’ü ziyaret etti.

Seçimi kazanmaları halinde, ilk icraatlarının teknik direktör sorununu çözmek olacağını belirtip, “15Mayıs’ta yeni hocayı bulmaya çalışacağız. Aslında iyi bir takıma sahibiz. Ama hastalığı tedavi etmeliyiz” dedi. İşte Dürüst’ten projelerle ilgili çarpıcı açıklamalar: “Transfer politikamız, yeni hocaya endeksli olacak. Onun istediği oyuncular alınacak. Elimizde bir takım var. Soruyorum size, bu takımdaki yerlilerin üstüne Türkiye’de alabileceğiniz kaç isim var? Hadi gönderdik, yerlerine kimi alacağız? Sizce Semih mi, Baros mu? Zaten Türkiye’de yıldız yetişmiyor. İşte Arda, dünya çapında bir yıldız. F.Bahçe’de Emre var, Gökhan Gönül, Volkan gibi isimleri de konuşabiliriz. Trabzon’da Selçuk ve belki 1-2 isim daha. Eldeki takım boş değil. 20 oyuncu gönderip 20 tane alamayız.

‘BAŞKANIN DENGELERİ BOZULDU’

Arda dünya yıldızı ki ona İspanya’dan o parayı veriyorlar. Bir de giden Elano, Lincoln, Keita ve Misimovic var. Başarısızlığın nedeni, sık hoca değişiklikleri. Yönetimdeki kavga başkanın da dengesini bozdu, mekanizma işlemedi. Takım kötü diye başarısız olunmadı. 3-4 tecrübeli yabancı alacağız. Bir şey verecek isimler olacak. Yeter ki Florya’daki o sinerjiyi yakalasınlar.”

‘ARDA, GİTMEK İSTİYORSA GİDER'

Arda gitmek istiyorsa gider. Ama biz kalmasından yanayız. Karar kendisinin. Bu işe soyunacak ve aklını verecekse kalmasını isteriz. ‘Lanet olsun’ diyor ve eleştirilerden bunalıp kaçmak için gitmek istiyorsa, bu da bir hayat felsefesidir. Bizim de kararına karşı söz söylemeye hakkımız olmaz. Arda’nın ayrılması için maddi açıdan bir neden yok. Burada zaten daha fazlasını alıyor. Eğer aklı dinç olmazsa, zaten o topa da istediği gibi vuramaz.

'F.BAHÇE DAHA YAKIN'

Fenerbahçe şampiyonluğa yakın. Trabzonspor’un da şansı var. Yani her şey olabilir. Eğer Fenerbahçe bu sezon da şampiyonluğu son dakikada kaçırırsa, bizim 14 yıl şampiyon olamadığımız dönemden daha büyük bir yıkım yaşarlar. Aziz Bey’e de bazen hak veriyorum. Çünkü büyük takımlar, şampiyon olamazlarsa taraftar kaybetme riski var. Şampiyon olmak da öyle kolay iş değil. Biz 4 yıl üst üste şampiyon olduğumuz dönemde bile her maç kalp krizi geçiriyorduk. Hagi burnu ile gol atıyordu, Hakan’ın sırtına çarpıyordu ama kazanmasını biliyorduk. Zaten büyük takım da şartlar ne olursa olsun kazanır ve şampiyonluğa ulaşır. “Şu an yönetim yok, 2 ay önceden bırakmışlar. Yeni yönetim yok. Çünkü seçim yapılmadı. Hoca yok, takım yok... Yapacak çok işimiz olduğu ortada. Önce Florya’dan işe başlamalıyız. Yeni bir hocayı takımın başına getireceğiz. Ama şu an kimseyle görüşmedik çünkü daha seçilmedik. Kimseyi de incitmemek lazım. Biz artık gönlümüzden geçene bakma durumunda değiliz. Ünal Bey’e söyledim; hoca kim olursa olsun, başkan her zaman kendisi ile irtibat halinde olmalı. Bunları düşününce de hoca için kararı kendisi vermeli. Devamlı olarak Fatih Terim, Mircea Lucescu ve Eric Gerets’in isimleri yazılıyor. Ama bunların dışında bir hoca da olabilir.

DÜRÜST’TEN İNCİLER

Seçim büyük sürpriz oldu

Açıkçası 3 Mayıs’taki mahkemeden seçim kararının çıkacağını kimse beklemiyordu. Bu iş daha da uzayabilirdi. Bu yüzden tam da ‘Seçim olmayacak’ derken herkes hazırlıksız yakalandı. Eskiden seçimler Mart ayında olurdu. Göreve geldikten sonra lig bitine kadar 2 ay tecrübe kazanırdınız. Ama şimdi Mayıs’ta olacak ve önümüzdeki sezon için hazırlanma zamanı çok az. Eski yönetimlerden de en az 4-5 kişi yeni yönetimde görev alırdı. Şimdi böyle bir şey yok. Düşünsenize, en tecrübeli isimler biziz. Ama biz bile yöneticilik yapmayalı 6-7 yıl olmuş.

Projelerimiz...

3 ana projemiz var. İlki mevcut borçları yapılandırmak. Borçları yeni bir takvime yaymak için Ünal Bey şimdiden bankalarla görüşüyor. 2.’si Riva’nın üzerindeki ipotekleri kaldırmak. 3.’sü de futboldaki yapılandırmayı gerçekleştirmek ve transferler için kısa vadede kaynak yaratmak. Bu 3 unsur öncelikli konularımız. G.Saray’ın yeni bir kana ve hırsa ihtiyacı var. Biz onun için buradayız ve gönüllü olarak bu işe soyunduk.

Saracoğlu’nda UEFA’yı alabilirdik

Beni üzen en büyük olay, geçtiğimiz yıllarda F.Bahçe Stadı’nda 2. UEFA kupasını alma şansını kaçırmamız oldu. O yıl biz Kadıköy’de final oynayabilirdik. G.Saray, F.Bahçe Stadı’nda UEFA kupasını kaldırabilirdi. Ama ne yönetim ne de takım buna konsantre olmadı, lige asıldılar. Dünyadaki bir ilki de böylece kaçırmış olduk.

Kocaman nasıl başarılı oldu?

Takımın yaşadığı durumun sebepleri var. Siz yönetim olarak çıkıp maçtan sonra ‘Ben bile istifa diye bağıracaktım’ derseniz, o zaman futbolcunuz da etkilenir, taraftarınız da. Bunları unuttuk, yok Arda’nın pantolonu yok başka şeyleri tartıştık. Bu bir hastalık dönemi. Ama iyi bir teknik direktör, güçlü bir yönetim ve başkan ile birlikte tedavi edeceğiz. Hocanın başarısında başkan ve yönetimin de payı vardır. Aykut Kocaman nasıl başarılı oldu? Aziz Yıldırım arkasında durmasaydı, başarılı olabilir miydi?

Başkanlar yakın olmalı

G.Saray başkanının F.Bahçe başkanı ile yakın oluşunu yanlış bulmuyorum. Üç büyük camianın başkanı da birbirleriyle görüş alışverişinde ve dostluk içinde olmalı. Onların yakın olmaları rekabeti ortadan kaldırmaz. Bu camialar diğer camialara örnek olmalılar.